13 Mayıs 2008 Salı

Yorgunum Dostlarım, Yorgunum, Yorgun :))

Çınarcım haklısın yazmalıyım da, yazacak hal mı var? :))

Heryerim ağrıyo, bir isteksizlik, depresiflik hali. Yorgunluk ve Uykusuzluk ...

Dün başlayan Çağan Irmak dizisi merakımdan geç yattım. Önceki günlerden de uykusuz olunca, durum budur...

Haftasonu çok güzel geçti. Cuma akşamı sevgili komşucuklarımız geldi. Onlar gelmeden çok çalıştım. Plan yaptım. Ama planlarım suya düştü çünkü çocuklarını getirmediler. Halbuki ben çocuklara masa kurmuş. Tabaklarına yiyeceklerini bile koymuştum. Hatta izleyecekleri çizgi filmi seçmiş, bir de oynamaları için jengayı ortaya çıkarmıştım. Bu kadar plancı olmamak gerek :) Totoro bir sürü laf etti zaten, ne zaman rahat olmayı öğreneceksin diye. Ama ben zaten rahatım yapmazsam rahatsız oluyorum. Efendim, işte yedik, içtik, güldük gece 2'de son buldu muhabbetimiz. Ertesi gün banyo yapıp kuaföre gittim, süslendim. Sonra eşimle alışveriş yaptık. Kendisi bana anneler günü hediyesi aldı. Henüz anne olmasam da geleceğin annesi olduğum bahanesiyle :) Ne zamandır istediğim çantaya kavuştum.

Akşamüzeri misafirlerimiz (şehir dışından eşimin kuzeni ve eşi) geldi. Birlikte deniz kenarına yemeğe gittik. Sonrasında da bovling oynamaya. Eşimin kuzeni pek başarılı olamadı ama eşi gayet iyiydi. Kızlar olarak onları yeniyorduk ki, Totoro sağolsun "strike" yaparak hevesimizi kursağımızda bıraktı. Sevgili kocacım Totoro "Yapılacak şey miydi bu?". Gecemizin dışarı faslını bitirip eve geldik. Yeniden pasta, börek, kuruyemiş, meyve...(bu hafatasonu çok şiştim, ahhhhh ahhhh)

Pazar sabahı güzel bir hava ile uyandık. Kahvaltılıklarımızı alıp sahile indik. Denize karşı çaylarımızı yudumladık. (Deniz kenarında yaşamayanları kıskandırmıyorum umarım :)) Sonra ilçemizde bulunan turistik mekan sayılan mağaraları gezdik. Ben de ilk defa bu kadar ayrıntılı gezmiş oldum, hoş oldu. Bunların üstüne bir de go kart patlattık. Bu sefer çılgın gibi değil hanım hanım sürmeye çalıştım. Ama pek beceremedim galiba :) Sonra buradaki ünlü pidecimize gittik. Her zaman çok beğenirim. Ama terslik ya bu sefer nedense çok yağlı yapmışlar, misafirlerimiz beğenmedi :((

İşte haftasonu böyle. Dün ise arkadaşlarla yemek yedik. Lost'un son bölümünü izledim. Totoroyla birlikte bir saat boyunca 2000'lik yapbozumuzun parçalarını renklerine ayırdık. Yol arkadaşımı izledim.

Bu yapboz halısını kullanmayı bilen var mı? Daha katlamadık ama katlayınca bozulmadığına emin misiniz? Ne zor şeymiş bu yapboz olayı. Bir dahaki sefere 500'lük seçeceğim :)))

Bu arada Yenişehir'de Bir Öğle Vakti'ni bitirdim. Çok güzel karakter analizleri vardı ama sonunu beğenmedim. Herşey havada kaldı sanki. Bir sürü kişiden, konudan bahsedildi ama sonuç? Belki de devamı var ben bilmiyorum. Aslında mutlaka bir sonuç beklememek gerek, kendime göre sonuçlar çıkardım elbet ama okuyucu alışkanlığı işte olmuyor merak ediyorum...

Görüşmek üzere...

8 yorum:

cinar dedi ki...

oh oh yiyin şişin :)) ya bizi de götürsenize şu go kart olayına. ama tanıdık kimsenin olmaması lazım :)

ya çınara kahvaltıya mı indiniz pazar günü? :( hasret kaldım gerçekten de. sanki yıllar oldu kahvaltıyı çınarda yapmayalı.. bu haftasonu diyeceğim ama yokuz yine.

önümüzdeki haftasonu o zaman hı? hem Melih de gelecekmiş :)

uzun bacak dedi ki...

Önümüzdeki haftasonu da biz olmayacağız galiba :(( Bu aralar ayrı düştük. Neyse Perşembe etkinliğinde buluşuruz artık.

Go kart olayını yapalım, ben çok eğleniyorum. Pek kimse olmuyor merak etme.

mucuk

KOZA dedi ki...

Ah siz cocuksuz kadinlar , bazen nasil ozeniyorum size , cocuk olmadan gezin tozun aklinizda hicbisey kalmasin, sonra adamin icine oturuyo bazen...

Uzunbacakcim
Puzzle halisi ile ilk tanismam pek komik olmustu;ogluma hamile oldugumu ogrenince odasi icin 1500 parca akvaryuma benzeyen yunuslu bir puzzle almistim.E bir yaz hamilesi olarak ih tis zar zor parcalari ekliyordum.Baktimki olacak gibi degil kalan yarisini arkadasim tamamladi.Ve ona teslim edebilmem icin kendi puzzle halisini verdi. E ben de cahil , andoniyakis, puzzle halisini ruloya sarmadan ,sarma sarar gibi yuvarlayip ustune bir de rulonun icine tikistirdim :)))

Sonradan ogrendimki, puzzle halinin uzerindeyken karton ruloyu halinin ucundan baslayarak yuvarlayacakmissin, gorunum kagit havlu gibi olacak yani rulo halinin icinde kalacak.

Bilmem sen belki de biliyordun :))

semiramis dedi ki...

go kart olayı nedir? çınar kahvaltı yapmak için pek ünlü bir yer midir? şu pidecinin adı nedir? Ben de gitmek istiyorum. Bu arada ben bir anneyim ve kocam bana anneler günü hediyesi almayı bırak lafını bile etmedi. Her şey bekarken ne güzel! (benim için bekarlık=çocuksuzluk)

uzun bacak dedi ki...

Kozacım,

Üzerindeki açıklamalardan anladım birazcık öyle olacağını ama o şekilde bozmamak zor gibi geldi bana. Ben şöyle yapışkanlı bir halı bekliyordum :(

Çocuk olayı konusunda haklısın. Bazen annelerin yanında yorgunum deyince utanıyorum. Geçen çok yorgunum gece 1'de yattım dedim. Bebeği olan arkadaşım ben 2,5'da yattım bir de 5'te kalktım dedi. Sustum kaldım :)))

Bizim de şunun şurasında 1-2 yılımız var çocuksuz. (İnşaallah 1-2 yıl içinde istiyoruz) Onu değerlendirmeye çalışıyoruz.

Sevgilerle,

uzun bacak dedi ki...

Merhaba Semiramis, hoşgeldin,

Go kart'ı Formula'nın küçüğü olarak düşünebilirsin. Yuvarlak küçük bir pisti var ve arabalar. Dönüp duruyorsun işte :)) Sen Zonguldaktasın sanırım. Zonguldak'ta var mı bilmiyorum. Üniversite şenliklerinde falan kuruluyor bazen pist. Pideci : Hasan Kuru, Çınaraltı: buradaki herkes bilir. Ben il olarak Zonguldak yazdım ama ilçesindeyim :) O yüzden karıştı sanırım :))

SERAP dedi ki...

Bu ne hız bacım:)Hayat kaçacakmış gibi yaşıyorsunuz sanırım.Eskiden bende kitapların sonu olmazsa avanak avanak bakınıyordum.Artık hepsinden farklı birşey alıyorum.Bazen devamını senin kafandaki sonsuz olasılıkla değerlendirmen daha zevkli oluyor.

uzun bacak dedi ki...

Merhaba Serapcım,

Sen bakma böyle bir sürü şey anlattığıma. Her zaman bu kadar da yoğun değil. Misafirler gelince onları gezdirme bahanesiyle takıldık bizde. Ama genelde böyle şeyler yapmaya, kurslara katılmaya, konserlere gitmeye çalışıyoruz. Çünkü sabah 07:30 akşam 17:30 çalışıyoruz. Sürekli bir monotonluk hali var. Bizde de her türlü aktivite var o yüzden :)